25 Şubat 2010 Perşembe
tam
hayatta birçok şeyinin olması istediklerinin gerçek olduğu anlamına gelmiyor.. bunları anlatamıyorum işte.. bir okulda okuyor olmam değil söz konusu.. istediğim okulda, istediğim şehirde olamamam problem.. birçok şey yapabiliyorum evet ama istediklerimi yapamıyorum.. bir konsere gitsem de asıl istediğim konser olmuyor mesela.. sanki her şeyin muadilini alıyormuşum, yaşıyormuşum gibi.. cok farklı bir duygu bu.. olmak istediğimin muadiliyim, bir benzeri.. kimi noktada yakın kimi noktada uzak, ama asla tam o olamadım.. bir yerlerdeyim evet ama tam olarak istediğim yerde değilim ben!!!
23 Şubat 2010 Salı
dünyayı bağışlamak..
dünyayı ve sana yaptıklarını bağışlamak zorundasın çünkü hiçbir zaman ona küs kalamazsın.. onunla yaşamaya, onun içinde yaşamaya mecbursun ta ki ölümün sana geleceği o şanslı güne kadar. hiçbir zaman kendimi tamamen dünyaya ait hissedemedim.. sanırım aramda doğduğumdan beri süre gelen bir çatışma hakim.. ben onun sürekli böyle olmasından ve aynı bayat problemleri önüme getirmesinden sıkılmış durumdayım ve bana yeni, güzel şeyler sunmuyor artık, sanırım ona küs olduğumdan gerek.. bağışla onu.. rahat bırak.. sana güzel şeyler göndermesine izin ver evrenin diyor yoga hocam.. benim ise çakralarım sıkı kilitler altında.. ondan hiçbir isteğim yok artık.. sadece beni rahat bıraksın...
4 Şubat 2010 Perşembe
hayat.
Hayat ve yaşattığı acılar aslında çok bilindik olsalar gerek.. farklı yollardan, farklı suretlerden kaynaklansalarda sorunların hepsinin öğretileri, acıları aynı.. gözyaşlarımızın tatlarının aynı olduğu gibi.. sadece kimimiz dha da güçlenirken kimimiz yıkılıyoruz.. kimimiz cok şey öğrenirken kimimiz sadece acısıyla kalıyoruz ama aslında hayatın oyunlarının artık modası geçmiş gibi..
hayat olgunlaştırdıkca oyunları tanıyoruz.. ders alabildikce güçleniyoruz.. yeniyoruz.. yine her şeyde olduğu gibi iş bizde bitiyor...
hayat olgunlaştırdıkca oyunları tanıyoruz.. ders alabildikce güçleniyoruz.. yeniyoruz.. yine her şeyde olduğu gibi iş bizde bitiyor...
insanlar..
insanlar bana artık cok tuhaf geliyorlar.. davranışlarının altında yatan düşünceleri analiz etmekte bile zorlanır oldum. çok gülünç, trajik şeyler yapıyorlar.. kendi kaderlerini kendileri belirliyorlar. kendileri yaparken iyi hoş başkaları yapınca tonlarca küfür ediyorlar. her zaman kendileri haklı, diğerlerini haksız cıkartmaya calışıyorlar.. hep bir önde olmaya calışmak söz konusu.. hatta öyle ki en olabilmek için insan harcıyorlar, dostluk harcıyorlar. empati kurmak bir yana anlayış kavramları coktan zedelenmiş ve sorsanız herkese, karşısındaki suçludur.. yanlıştır. ziyandır.. hep incinen aslında ''ben'' liğimizdir.. herkesin bir benliği olduğuna göre aslında herkes kendinin incindiğini düşünür...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)