1 Mayıs 2009 Cuma

İç monolog

zaman: 5/01/2009 11:16:00 ÖS
Ruhumun sıkıştığı yerden cıkmasına ne zaman izin veririm daha bilmiyorum. Hala o olgunluk kıvamını yakalayabilmiş değilim ama asiliğimi de bir kenara bırakıyor gibiyim yavaş yavaş. Artık agresiyonumun iplerini biraz da olsa elime aldım. Artık gözyaşlarımı rüzgara savurabiliyorum özgürce. Güçlü olmak zorundaymışım gibi hissetmemek güzel artık. Çünkü olmadığımı biliyorum. Aslında güçlü olduğumu da biliyorum. Bu büyük bir paradox ama üzerinde durmuyorum. Düşündükce içinden cıkılamaz şeyleri düşünmemeyi öğrendim. İçimde büyük paradoxlarla yaşamayı öğrendiğimden beri boyun eğmelerim acımı hafifletmeye başladı. Ateş içinde çırpınmak.. Çırpındıkça daha cok yanacaksam işin sırrı kıpırdamadan durup ateşin yaktığını kabullenmekten geçiyor.. Kıpırdanmıyorum şimdi. Sakinim. Sessizlik ve çığlık şimdiki yaşadığım.. Artık aynı anda iki zıt şeyi barındırabilmenin tuhaflığını da kabul ettim ben. İki uçlu duygular, eylemler.. Artık tuhaf biri olduğumu bile kabul ediyorum. Artık mükemmeliyetçilikten cıkıp gerçekciliğe adım atıyorum.. Belki de mükemmeliyetin gerçekliğini ölçüyorumdur.. Şimdilik mükemmel diye bir şey yok..

0 yorum:

 

Katze Copyright © 2012 Design by Antonia Sundrani Vinte e poucos